Sezai Karakoç, hayatı boyunca gürültüye patırtıya itibar etmemiş, sansasyonel işlerin peşinde olmamış, televizyonda, gazetede görünmek için bilinçli bir çaba sarf etmemiş, mala mülke, makama, şöhrete sırtını dönmüş özetle fizikî varlıgını bilinçli biçimde gizlemeye çalışmıştı. Fiziken bu denli yok olmuşken manen büyük bir ağırlık kazanmıstı. O, hem 1950 sonrası Türk şiirinden söz eden hiçbir edebiyat araştırmacısının göz ardı edemeyeceği kadar büyük bir şair hem de içinde bulundugu İslami çevrenin fikir birikimine katkısı bakımından da son derece kıymetli bir düsünce adamıdır. Bu kitap, büyük var oluşu derin bir hiçlikte bulan modern zaman dervisinin, hayatın hangi girdaplarından geçerek bu kıvama eriştigini anlamaya çalısıyor. Kitap boyunca Karakoç’un hayatındaki dönüm noktaları kuşbakısı bir tarassut ile izlenmiş, yer yer Diriliş düşüncesinin temel meselelerine temas edilmiştir.