Kitapta İslam hukukunun temel meseleleri “Fesadüzzaman” kavramı ekseninde ele alınmaktadır. İlk bakışta olumsuz bir algı bırakan “Fesadüzzaman” kavramı zannedilenin aksine dini/fıkhi hayatın tıkanan ve daralan alanlarını açmak ve genişletmek maksadıyla ortaya çıkmış bir gerekçe olarak düşünülmüştür. Bu eser okunduğunda; zaman, durum, hal ve şartlara bağlı bir çok fetvanın değiştirilmesi gerektiği, insanların hepsinden aynı derecede dini hassasiyet beklemenin zorluğu, dinin temel ilkelerine dayanan ama dayatıcı olmayan bir üslupla makasıdı gerçekleştiren hayatın içinden bir din söylemi gerektiği, çağını tanıyan, öncelikleri bilen, ölçü ve dengeleri gözeten ilim ve irşat ehlinin yetişmesinin önemi, zorlaştırmayıp kolaylaştıran, nefret ettirmeyip müjdeleyen, ama dinin temel esaslarını da muhafaza eden bir fıkıh dilinin zaruri olduğu daha iyi anlaşılacaktır.