Geçtiğimiz yüzyılın başlarından itibaren geliştirilen Genel Görelilik, Kuantum Mekaniği gibi kuramlar evreni bir bütün olarak inceleyen bilim dalının (kozmoloji) doğmasını sağladı. Ancak günümüz bilimsel kozmolojisi, henüz bütüncül bir evren modeli ortaya koymaktan uzaktır. Bunun sebebi evreni mikro seviyede açıklayan Kuantum Mekaniği ile makro seviyedeki uzay-zamanı tasvir eden Genel Görelilik Kuramı’nın birbiriyle uyuşmamasıdır. Uyumsuzluğun temelinde ise Kuantum Mekaniği’nin süreksizlik ve ihtimaliyeti gündeme getirirken Genel Görelilik Kuramı’nın sürekliliğe ve determinizme dayanması bulunmaktadır. Günümüz evrim bilimcilerinin hedefi, bu çatışmayı ortadan kaldıracak birleşik bir kuram ortaya koymaktır. Çözümü ise uzay-zamanın da süreksiz ve ayrık yapıda olduğunu kabul etmekten geçmektedir (Quantum Gravity). Bu çalışmadaki temel tez, günümüz kozmolojisinde bütüncül bir evren modeli oluşturma yolunda geliştirilen birleşik kuramların, sadece madde ve aralarındaki etkileşimler değil uzay-zamanın da süreksiz ve ayrık birimlerden oluşması gerektiği iddiasının (Quantum Gravity), klasik İslâm dünyasında kelâmcıların atomcu evren modelinden hareketle savundukları “sürekli yeniden yaratma”, “tabii nedenselliğin reddi” gibi vesileci teolojik argümanların yeniden gündeme gelmesini sağlayacağıdır.